0 (543) 472 01 92
0 (543) 472 01 92
>
>
Trafik Kazası: Mağdur ve Yakınlarının Hakları
31 Ağustos 2017
Ülkemizde maalesef her gün çok sayıda trafik kazası gerçekleşmektedir. Bu kazaların sonucunda yaralanmalar söz konusu olabildiği gibi, maalesef ölümlü kazalar da olabilmektedir. Kaza sonrasında mağdur veya yakınları, hak kaybı yaşamamak için bilinçli olmalı ve mutlaka profesyonel yardım almalıdır. Bu yazımızda trafik kazalarının sebeplerini ve sonrasında izlenecek yolu derledik.
Trafik Kazası Nedir?
Trafik Kazası 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nda “Karayolu üzerinde hareket halinde olan bir veya birden fazla aracın karıştığı ölüm, yaralanma ve zararla sonuçlanmış olan olay” olarak tanımlanmıştır.
Trafik Kazalarının Nedenleri
Trafik kazaları sürücüden, araçtan, yoldan veya yayadan kaynaklanabilir. Yapılan araştırmalara göre trafik kazalarının %98.2’si insan kaynaklıdır. Bu kazaların sebepleri de acemilik, bilinçsizlik, yüksek sürat vs. sebeplerdir.
Mağdurun Hakları
Karayolları Trafik Kanunu’nun 85. Maddesine göre bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın işleteni ve aracın bağlı olduğu teşebbüs sahibi doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar. Mağdur hayatta ise Türk Borçlar Kanunu’nun haksız fiile ilişkin hükümleri uyarınca kendisi adına maddi ve manevi tazminat isteminde bulunabilir. Kanuna göre bu tazminat istemi özellikle tedavi giderlerini, kazanç kaybını, çalışma gücünde mağdurun uğradığı kaybı ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kaybı kapsar. Aynı zamanda olayın özellikleri de göz önünde tutularak bir manevi tazminata da hükmedilebilir.
Mağdurun Yakınlarının Hakları
Trafik kazaları çoğunlukla yaralanmalar veya organ ve uzuv kayıplarıyla sonuçlanabildiği gibi, bazı durumlarda da ölümle sonuçlanabilir. Mağdurun ağır bedensel zarara maruz kalması halinde mağdurun yakınları uğradıkları manevi zarar için tazminat talebinde bulunabilir. Ölüm halinde mağdurun yakınları uğradıkları maddi ve manevi zararı tazmin edebilmek için tazminat davası açabilirler. Bu tazminat istemi özellikle cenaze giderlerini, ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderlerini ve kazanç kaybını, ayrıca destekten yoksun kalan kişilerin uğradıkları bu kaybı kapsamaktadır.
İzlenecek Yol
Kazadan dolayı uğranılan zararı kazada kusuru olan karşı taraftan talep etmek akla gelen ilk çözüm olsa da kazanın karşı tarafın kusurundan başka bir sebeple olduğunun ortaya çıkması veya karşı tarafın zararı karşılayacak maddi durumu olmaması gibi durumlar dolayısıyla sigorta şirketlerine başvurulmalıdır.
Zira ölümlü kazalarda veya bir uzvun veya organın yitirilmesi sonucu doğuran trafik kazalarında tazminat miktarı çok yüksek olabileceği için karşı tarafın bunu karşılaması çok zor olabilir. Belirtilen bu sebeple sigorta şirketine karşı açılacak dava en isabetli sonuçları doğurabilir.
Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası kapsamında zararların talep edilebilmesi için Karayolları Trafik Kanunu’nun değişen 97. Maddesinde ilgili sigorta şirketine başvuru zorunluluğu getirilmiştir. Bu başvuru zararı belirlemede öncülük etmeli, olayı aydınlatmalıdır. Böyle bir başvuru sonucunda zarar fazlasına ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla sigorta şirketinden en üst limitten tazmin edilir, mağdur olan taraf da uzun bir hukuki süreç sonucu daha da yıpranmaz, tekrardan mağdur edilmez.
Yine Karayolları Trafik Kanunu’nun değişen 97. Maddesinde belirtildiği üzere sigorta şirketinin başvuruya 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, mağdur dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir. 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30. Maddesinde Sigorta Tahkim Komisyonu düzenlenmiş olup, mahkemeden daha hızlı işlerliğe ve daha kısa sürelere tabidir. Ancak Sigorta Tahkim Komisyonu kendi tahkim kuralları olan teknik bir hukuk alanıdır, hak kaybı yaşanmaması açısından bir uzman eşliğinde başvuru yapılmalıdır.
Kimler Kime Dava Açabilir
Trafik kazalarından kaynaklanan tazminat istemleri trafik kazasına sebep olan kişiden istenir. Ancak bu durum, kazanın şekli, kusur oranı, sigorta olup olmaması vs. sebeplerle her olay için farklı değerlendirilmektedir. Örnek olarak bir aracın kusurlu olarak kazaya sebebiyet vermesi halinde dava aracı kullanan kişiye ve aracın sahibine açılabileceği gibi, Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. Maddesi gereği zorunlu olan Mali Sorumluluk Sigortası kapsamında poliçede belirtilen miktarla sınırlı olmak üzere sigorta şirketine karşı da açılabilir.
Trafik Kazalarında Zaman Aşımı
Maddi ve manevi zararların tazmini için kanunda belirlenen süre mağdurun uğradığı zararı ve bu zarara sebep olan faili öğrendiği tarihten itibaren 2 yıldır. Eğer tazminat davası açmaya yetkili kişi zararı veya faili öğrenemediyse kazanın meydana geldiği tarihten itibaren her halükarda 10 yıl geçtikten sonra dava açma hakkı zamanaşımına uğrar. (KTK 109)
Ayrıca bu maddenin 2. Fıkrasına göre dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir. Türk Ceza Kanunu’nun 66. Maddesi gereği yaralanmalı trafik kazasında ceza zamanaşımı 8 yıl, ölümlü trafik kazasında ise bu süre 15 yıldır. Bu madde gereğince ölümlü trafik kazalarındaki tazminat istemlerinde 15 yıllık zamanaşımı süresi uygulanacaktır. Bu süreç işleten, sürücü, araç sahibi fark etmeksizin herkesi kapsar. Manevi tazminat istemlerinde de uzamış ceza zamanaşımı hükümlerinin uygulanacağı Yargıtay kararlarından anlaşılmaktadır.
Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar
Resmi açıklamalara göre trafik kazalarında her yıl ortalama 5 bin kişi ölmekte, 100 binden fazla kişi de yaralanmaktadır. Aynı zamanda ülkemizde her yıl araç sayısı artmakta, bu nedenle de trafik kazalarının sayısında da artış gözlenmektedir.
Trafik kazaları neticesinde oluşan ölüm ve yaralanmalarda tazminat hakkı kazanıldığını birçok vatandaşımız bilmemektedir. Bu tazminat hakkıyla kazada zarar gören mağdur, zararını karşılamakta ve yaşadığı üzüntüyü, acı ve elemi bir nebze de olsa giderebilmektedir. Ancak bu hak Sigorta Hukuku ve Tazminat Hukuku kapsamında olduğundan teknik bilgiyi gerektirir. Zararın tazmin edilmesine kadar giden hukuki sürecin doğru ve kayıpsız atlatılabilmesi için sigorta başvurusu, tahkim, tazminattaki ödeme kalemleri ayrıntılı olarak bilinmeli ve bunlar doğrultusunda hızlı ve titiz bir çalışma gerekmektedir.
İlginizi çekebilecek diğer yazılarımız;